YANDIK ALLAH

Eee yaz geldi, zamanı artık, sıcaklar alabildiğine yakacak bizleri. İnsanoğlu değil miyiz, bir sıcaktan şikâyetçi bir soğuktan. Bu yaz günleri insanın kendini suyun içine atıp serinleyesi geliyor. Klimalı alanlardan bahsetmiyorum, metabolizmayı alt üst eden bir cihazın reklâmını da yapmayacağım zaten.

            Yaşadığım gerçek bir olay, aynen şu;

            İki çocuğum ve ben üç kişi serinlemek için bir yere giriyoruz.

            Elimde yüz lira, iyi günler üç kişi alabilir misiniz dedim.

            Bayan kişi başı …TL dedi.

            Gözlerim fal taşı gibi açılmış, şok oldum, nutkum tutuldu. Hepsi dört saatlik bir serinlemeye  … TL verilir mi, sanki yüzme dersi de verecek. “Hanımefendi normal insanlar hangi günlerde gelebiliyor” demiş bulundum birden, çünkü bu fiyat normal vatandaş fiyatı değil. Bu fiyata aracımla Ören, Akçay gezer gelirim ben.

            Gelelim kelama; denize gidemeyen, havuza para veremeyen insanlar ne yapsın. Bu yaz günlerinde parklardaki havuzlara atlayıp serinlemeye çalışan çocuklar pekte hoş bir görüntü sunmuyor bizlere. Ailece bir havuza gitmeye kalksalar bir aile reisinin haftalık ücretini verecekler maazallah.

            Öte yandan şehre yakın derelere yüzmeye giden çocuklar var, hem pis sularda yüzüyor hem de hastalıkları vücutlarına alıyorlar. Bir de doğru düzgün yüzmeyi bilmedikleri için ölüme çanak tutuyorlar.

            Biz eskiden deniz mi, havuz mu biliyorduk diyenlere sözüm; şimdi eskide değiliz, gerek medya gerekse arkadaşlarımız aracılığıyla duyuyoruz, normal yaşam sürecimize girdi bu yaşam.

            Neresinden tutarsanız tutun, her yanı çürük tahta.

            Peki, ne yapmalı; Normal gelirli ve fakir halkında gidebileceği ücretli havuzlar yapmalı, saat ve bedel çok önemli olmamalı, sosyal yaşamın giderleri arasına bu da konulmalı. Balıkesir duy sesimizi…

            Hak verir misiniz bilmiyorum, yandık Allah.