PERSPEKTİF

ABD başkanı Biden ile NATO zirvesinde yapılan görüşme hayal kırıklığı yarattı. Ermeni soykırım olayının gündeme gelmesi beklenirken. AKP genel başkanı sorulan soruya karşılık olarak. Hamdolsun gündeme gelmedi diye cevap verdi. Böyle bir olayın gündeme gelmemesine memnun oldum anlamına gelir. ABD başkanının Ermeni soy kırımını tanımasını Türkiye’nin de kabul etmesi anlamına gelir. Netice olarak bu görüşmenin hayal kırıklığı yaratmış olmasıdır. Yüz yüze görüşme bir fırsattır. Bu fırsat kaçmıştır. Artık bunun devamı gelecektir. Çünkü ABD’nin Ermeni soy kırımı olayını kabul etmesini bekleyen birçok ülke var. Onlarda ABD’nin arkasından kabul edeceklerdir. Ermenistan’ın işini kolaylaştıracaktır. ABD Afganistan’dan askerini çekiyor. Çünkü Talabani ile baş edemedi. Afganistan da ABD askerlerinin boşluğu Türk silahlı kuvvetleri tarafından doldurulacaktır. Söz verildi. Mutabakat sağlandı. AKP genel başkanının söylemine dikkat edelim. ABD maddi yardımda yapacak denildi. Talabani Türk askeri gelmesin diyor. Buna rağmen askerimizi Afganistan’a göndermek yanlıştır. Nerede bir askere ihtiyaç doğarsa Türk silahlı kuvvetlerinin gönderilmesi gündeme geliyor. Suriye ye de böyle girdik, çıkamıyoruz. Libya da askerimiz var. Suriye de askerimiz var. Katarda askerimiz var. Bunlar benim aklıma gelenler. Bir orduya bu kadar yük yüklenmez. Afganistan bunun cabası oluyor. Ben Afganistan’a asker göndermeyi yanlış olarak yorumluyorum. ABD maddi yardım edecek diye askerimiz ateşe atılamaz. Talabani Afganistan da duruma hâkim durumdadır. Afganistan’dan gelecek her şehidin sorumlusu ABD’yi     memnun etmek için askerimizi oraya gönderenler olacaktır. Birde şu maddi yardım yapacaklar sözü beni kahrediyor. Dış politikadaki açıklarımızı ordumuz üzerinden kapatmaya çalışmak doğru bir tavır değildir.  Ülke ahbap çavuş ilişkileri ile yönetilmez. Dış siyasette çok zayıfız. Çünkü atanan elçiler bu işin uzmanı değiller. Merve kavakçıdan elçi olmaz. Amerikan vatandaşlığına geçmiş bir kişiden Türkiye için hizmet beklenemez. Peygamber efendimiz bir hadisinde şöyle buyuruyor. “İşi ehline tevdi ediniz (veriniz)” diye buyuruyor. Bir işte arkadaş, akraba veya yakın dost ile çalışılmaz. Hata yaptıkları da yakının veya iyi bir arkadaşın ise. Bir şey söyleyemezsiniz. Amma yabancı birisi ise rahatlıkla hatasını söyleyebilirsiniz. Bir örnek vereyim. İş yerinize oğlunuzu aldınız. Bir hata yaptı. Ona o hatasını kızarak söyleyebilir misiniz? Söyleyemezsiniz! Amma başka birisi olursa rahatlıkla kızarak da söyleyebilirsiniz. Dış politikadaki zayıflığımızı ordumuz üzerinden kapatmaya çalışıyoruz. Ben Afganistan’a asker gönderilmesini doğru bulmuyorum. Afganistan bizden yardım istesin kabul ederim. ABD’nin açığını kapatmak için asker göndermeyi kabul edemiyorum. Yanlıştır, yanlışa da doğru diyemeyiz. Allah ordumuza güç kuvvet versin. Ben bir ordu mensubu olarak bunu kabul edemiyorum. Saygılarımla.

Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem; Küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi, özümden çok sevmektir. Ülküm, yükselmek ileri gitmektir. Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Türkiye laiktir laik kalacaktır. Ne mutlu Atatürkçüyüm diyenlere! Ne mutlu cumhuriyetçiyim diyenlere! Ne mutlu Türk milliyetçisiyim diyenlere! Ne mutlu varlığım Türk varlığına armağan olsun diyenlere!  Ne mutlu demokratım diyenlere! NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!