Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, Balıkesir Şubesi’ne yaptığı ziyarete Türkiye’nin pandemi konusunda sınıfta kaldığını belirterek ülkeyi yönetenlerin pandemiye sadece baktığını söyledi. Başkan Özbay, yeni Milli Eğitim Bakanı ve yaptığı atamaları eleştirirken; “Rotasız gemide kaptanın kim olduğunun hiçbir önemi yok. Bu geminin bir yol haritası yok” dedi.

Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, beraberinde Eğitim-İş Sendikası Genel Sekreteri Cengiz Sarıyer ile birlikte dün Eğitim-İş Sendikası’nın Balıkesir şubesini ziyaret etti.

Ziyarette sendika üyeleri ve basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Genel Başkan Kadem Özbay, Milli Eğitim Bakanlığı’nda yapılan değişikliklerde harf devrimine karşı, Atatürk düşmanı kişilerin göreve getirildiğini söyledi.

Başkan Özbay: “Milli Eğitim Bakanlığı’na bugün harf devrimine karşı olan harf devrimi ile ilgili saçma sapan sözleri olan bir zat atandı. Hemen Milli Eğitim Bakanı geldi, eğitim öğretim süreci başlıyor. Hiçbir çalışması yok, programı yok. Ama kendisiyle beraber hemen kadrolarını değiştiriyor ve ilk tercihlerinden biri tarih terbiyenin başına bir zatı atıyor. İsmini bile anmak istemiyoruz. Çünkü bu zat harf devrimi karşıtı, Atatürk karşıtı kamuoyunda çok yer edinen biri. Bu zatın görevi ne olacak, bizim ders kitaplarımızın, derslerimizin içeriklerini kontrol etmekle sorumlu olacak. Önce onun aklını kontrol etmek lazım. Akıl sağlığı yerinde mi diye düşünüyorum” dedi.

 

KONULARA SADECE BAKMAKLA KALDILAR

Yaklaşık 2 yıldır pandemi ile yapılan mücadelelerin yanlış olduğunu ve hem pandemi hem eğitim konusunda görevli olan kişilerin bu konulara sadece bakmakla kaldıklarını, herhangi bir iyileştirme yapılmadığını aktaran Genel Başkan Özbay, hem pandemi, hem eğitim hem de istihdam konuları hakkında şunları söyledi: “Bugün televizyonlarda görüyoruz. Pandemi ile ilgili 8 yaşındaki çocuğa mikrofon uzatıyor. Çocuk musluğu nasıl açacağını, ellerini nasıl yıkayacağını ve bunun gibi birçok hijyen kurallarını biliyor. Onlar öğrenmiş ama bugün ülkeyi ve eğitimi yönetmesi gereken kişiler bu konulara sadece bakan olarak kalmışlar, bakmışlar. Hiçbir şey yapmamışlar. 18 ay geride kaldı. Sizler de biliyorsunuz ki alınan hiçbir tedbir yok. Bugün okullarımızın tamamına yakını yardımcı personel sorunu yaşamakta. Okullara hijyen malzemesi götürüldüğünü söylüyorlar, sanki lütuf yapıyorlar. Zaten hijyen malzemesi okulların temel ihtiyaçları. Okullarımızın temiz olması gerekiyor, bunları düzenli göndereceksiniz zaten. Bunları da periyodik olarak yapacak yardımcı personellerimizin olması lazım. Bugün bir emek sömürüsü var. Bunun altını çizmek istiyorum. İŞKUR üzerinden geçici, mevsimlik işçi gibi personel istihdam edilmeye çalışılıyor. Halbuki biz okullarımızda tam zamanlı, kadrolu yardımcı personel istihdamını sağlanmasını istiyoruz. Okullar bir kez temizlenmiyor. Bingöl ilinden haber aldık. Okulda bin 400 kişi var ve 1 tane yardımcı personel var. Aydın’a gidiyoruz. Orada da hiç yardımcı personel yok diyorlar. İzmir’e geldik. İzmir’de depremde 83 tane okul yıkılmış. Yerine hala okul yapılmamış. Yani Türkiye’nin dört bir yanında sorunlar bulunuyor.”

 

ÖĞRETMENLER ADETA KÖLE GİBİ İSTİSMAR EDİLİYORLAR

Genel Başkan Özbay, konuşmalarının devamında Sayıştay raporlarına göre 138 bin öğretmene ihtiyaç duyulduğu söylendiğini belirterek çok daha fazla öğretmene ihtiyaç olduğunu belirtti. 700 binin üzerinde atama bekleyen öğretmenlerin ücretli öğretmenlik sistemiyle adeta köle gibi çalıştırıldıklarını ifade eden Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay şu şekilde devam etti: “Milli Eğitim Bakanı, 18 milyon öğrenciden 1 milyonuna hiç ulaşamadık. 2 milyonuna ulaşmakta zorluk çektik. 6 milyonuna yani 3 öğrenciden birine nitelikli eğitim ulaştıramadık diyor. Milli Eğitim Bakanlığı bunu kendisi kabul ediyor. 35 ülke arasında materyal eksikliği anlamında 1’inci sırada olduğunu kabul ediyorlar. Bingöl’ün dağlarında 3 kardeş babasının telefonunu alarak uzaktan derse ulaşmaya çalışıyor. Ama bunların öyle bir dertleri olmadığını bir kez daha görüyoruz. Yine Sayıştay raporları diyor ki 138 bin öğretmene ihtiyacımız var. Biz daha fazla olduğunu söylüyoruz. Niye, çünkü siz bu ülkenin çocuklarını eğitim fakültelerine aldınız. 700 binin üzerinde atama bekleyen gencimiz var. Bu gençler atanamayan gençler değil atanmayan gençlerdir. Atanmayan siyasal irade vardır ve sorumlusu kesinlikle onlardır. Bu gençlerimizin sayısı her geçen gün 30 ila 40 bin kadar artıyor. Yine kendi raporlarına bakıyoruz. En az 44 bin dersliğe ihtiyaçları oldukları gözüküyor. Kapanan köy okullarını ortaya koyduğunuzda yine bu anlamda bir çok okulumuzun mevcut durumunu aktif hale getirdiğimizde daha fazla öğretmen ihtiyacını hatta sınıfları da seyreltmeniz gerektiğiniz de görüyoruz, buna ihtiyacımız var. Buradan bir de şunu vurgulamak istiyorum. Buradan beraber çıkalım ve SGK’yı yanımıza alalım. Şuradaki bir esnafa girelim ve o esnafta sigortasız birini çalıştırsın. Asgari ücret almayan sigortasız biri çalışsa, SGK bunu tespit ettiğinde o işyerine ceza keser hatta kapatır bile. Peki devlet şu anda ne yapıyor. Atanmayan 80 bin arkadaşımızı her yıl ücretli öğretmenlik ile adeta köle gibi istismar ediyor. Asgari ücretin daha da altında bir maaşla sömürüyor. Esnaf böyle bir şey yaptığında dükkanı kapatılabiliyor ama kendisi 80 binin üzerinde bu ülkenin çocuklarını atama bekleyen öğretmen gençlerimizi ücretli öğretmenlikle adeta kölelik sisteminde çalıştırıyor.”

 

BU GEMİNİN YOL HARİTASI YOK

Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, sözlerini noktalamadan önce Milli Eğitim Bakanlığı’nı bir gemiye benzeterek bu geminin yol haritası olmadığını söyledi. Başkan Özbay: “Rotasız gemide kaptanın kim olduğunun hiçbir önemi yok. Bu geminin bir yol haritası yok. Yani gidip oraya Milli Eğitim Bakanı olarak kimi oturtursanız oturtun, sonuçta tek bir karar verici var. Yani torunun LGS sınavına girmesine göre karar verebiliyor. Bunları yaşadık. Bugün yaptıkları bir şey var. 15 bin öğretmen atamasını bize soruyorlar. 15 bin öğretmen ataması bugün alandan çekilen öğretmenlerimizi bile karşılamıyor. 2019-2020 yılında emekli olan öğretmenlerimizin sayısını, ek atamaları karşılayamadıkları gibi 2021 ile beraber daha da büyük bir kaosu maalesef önümüze koymuş oluyorlar” diye konuştu.